İçerikte Neler Var?
Sosyobiyoloji Ve Ekonomi II: Statünün Önemi
Hakimiyet kurma ve eğer mümkünse hakimiyet alanını genişletme, insan toplumsal yaşamında gözlemlenebilen bir olgu, bir güdüdür. Yukarıda da değinildiği üzere statü farklılıkları, insan toplumlarında görülen değişmez özelliklerden biridir. İnsanlarda da statü, statü işareti veren, statü göstergesi olan mallarla vurgulanır (bkz. Veblen).
Üretim araçları miktarının herkesi fabrikatör yapmaya yetmemesi gibi, yüksek statü ifade eden mallar da benzer şekilde kıttır. İnsan iktisadi hayatında, malların kıtlık düzeyi statü göstermeyen geçim mallarından başlayarak statü göstergesi olanlara doğru gidildikçe artar. Hatta, en temel düzeyde, geçim mallarının bir Darwinci hayatta kalma mücadelesine gerek bırakmayacak kadar bol olduğu bile iddia edilebilir. Ancak, hangi sınıfta veya hangi sosyal çevrede olursa olsun, o çevrenin ve topluluğun üyeleri arasında genel bir statü yarışı göze çarpacaktır.
Bireyler ve hane halkları, yakın oldukları, gözlemleyebildikleri ‘diğerleri’ ile kendi aralarındaki statü farkını sürekli karşılaştırırlar ve onlardan bu yarışta öne geçmeyi arzularlar. Üretim araçlarının kontrolüne sahip olmak, beraberinde yüksek statü göstergesi olan malların sahipliğini, dolayısıyla yüksek statüyü de getirir. Yani insan toplumlarında Darwinci mekanizma basit hayatta kalım çerçevesinde değil de, üretim araçlarının kontrolü ve yüksek statü üzerinde olacaktır.
Sosyobiyoloji bunu “primat tahakkümü” olarak adlandırmaktadır. Buna göre bütün bu süreçler bu tahakküm mekanizmasının gelişmiş insan toplumunda aldığı hal olmaktadır (Wilson,2017:86).Bu durum daha Adam Smith zamanında fark edilmiş ve kendisi şunları yazmıştır: “para tutkusu ve hırsın, servet, güç ve üstünlük peşinde koşmanın amacı nedir? Doğal ihtiyaçların karşılanması mı? Ortalama bir işçinin ücreti bile bunları karşılamaya yeter….gösteriştir, bizi ilgilendiren şey.” (Smith,2010:50). Smith (2010:50)’e göre gösterişe olan talebimizin arkasında da kabul görme, fark edilme gibi statünün beraberinde getirdiği kazanımlar bulunmaktadır.
Statü dinamiğinin insanlarda bu kadar kuvvetli olmasının temel nedeni, insan bedeninin doğa karşısındaki zayıflığı olsa gerektir. Bu yüzden, insan statü olarak yükseldikçe kendisini daha fazla güvende hissedecektir. Ancak fiziki zayıflığından dolayı da, statü olarak ne kadar yükselmiş olursa olsun, tam olarak güvende hissedemeyecektir. İlaveten yüksek statü, aynı zamanda kişinin hem kendisi hem de soyu için daha yüksek tüketim ve refah düzeyini ifade edecektir. Statü dinamiğinin arkasındakilerden biri de budur.
Dr. Öğr. Üyesi Görkem Bahtiyar 09.05.2022
Yazının birinci bölümü için:
Kaynaklar
Smith, A. (2010). The Theory of Moral Sentiments, Harriman Economic Classics, Hampshire.
Veblen, T. B. (2016). Aylak Sınıfın Teorisi, Heretik Yayınevi, Ankara.
Wilson, Edward O. (2017). İnsan Doğası, Thales Kitap, İstanbul.
Dr. Öğr. Üyesi Görkem Bahtiyar, 2007 yılında Uludağ Üniversitesi İktisat bölümünden mezun olduktan sonra aynı üniversitede yüksek lisans ve sonrasında doktora eğitimine başlamıştır. 2016 yılında Uludağ Üniversitesi’nden İktisat doktoru unvanını alan Görkem Bahtiyar, akademik çalışmalarına Bursa Uludağ Üniversitesi’nde devam etmektedir. İktisadi sistemler, finansallaşma, krizler ve iktisadi düşünce alanlarında çalışmaları bulunmaktadır.
[…] Sosyobiyoloji Ve Ekonomi II: Statünün Önemi Sosyobiyoloji Ve Ekonomi […]