İçerikte Neler Var?

Google’ın Yeni Radar Teknolojisi Niyetimizi Okuyor!

Google ATAP; In the Lab with Google ATAP serisinde yeni teknolojisini tanıttı. Yeni teknolji etrafımızdaki cihazların bizim niyetimizi anlaması ve ona göre harekete geçmesi için tasarlanmış. Panik yok! Kamera ile entegre değil, bizim hareketlerimizi kaydetmiyor ya da cloud’a göndermiyor. Radar teknolojisine dayanıyor.

Google’ın Gelişmiş Teknoloji ve Projeler (ATAP) grubu kurum içi teknoloji kuluçka merkezi. Son projeleri olan Soli radar ile sözsüz etkileşimi YouTube kanalından tanıttılar. Proje çevrenizdeki cihazların vücut dilinizi, hareketlerinizi, mimiklerinizi anlamasına odaklanıyor.

Televizyonda film izlerken telefonunuz çaldı ve uzun bir iş görüşmesi yapıyorsunuz. Televizyonuz sizin başından ayrıldığınızı anlıyor ve filmi durduruyor. Siz görüşmenizi bitirip tekar televizyonunuzun başına oturduğunuzda ise film kaldığı yerden başlıyor. Ya da bilgisyarınıza yaklaşıyorsunuz, bilgisayarınız bunu anlıyor ve elektronik postalarınızı ekrana getiriyor. Google ATAP, çevremizdeki cihazları bizim arkadışımız yapmaya kararlı. Cihazlar arka planda bizi anlayacalar ve hayatımızı kolaylaştıcaklar. Projede görev alan kıdemli etkileşim tasarımcısı Lauren Baudel “bizi çevreleyen cihazlar soayal zarafete sahip olmalı” diyor.

Soli Projesi

Bu yeni teknoloji aslında daha önceden tanıtılmış bir radar teknolojisi olan “Soli projesi”ne dayanıyor. Soli yeni nesil bir jest (gesture) algılama sensörü. Üç boyutlu algılama teknolojisine sahip. Milimetre dalga boyunda çalışan radarlar 1 mm ile 10 mm arası elektromanyetik dalga yayıyor. Milimetre dalga boyutunda çalıştığı için insanın en ufak hareketleri dahi algılayabiliyor.

Soli sensörleri ilk tanıtıldığında insan hareketlerini cihazlara aktarma özelliği ile öne çıkmıştı. İnsanın makine ile etkileşiminde önemli açılımlar sağladı. Bu projede ise soli sensörleri yaklaşmadan, uzaktan bizim günlük hareketlerimizi algılıyor. Bu da cihazların bu verilere göre seçim yapmasına olanak sağlıyor.

Projede yoğun bir makine öğrenme süreci var

Araştırmada insanların sosyal etkileşimlerinden yola çıkılmış. İnsanların kişisel alanlarına yaklaştıkça onlardan sosyal olarak bir tepki geliyor. Bilgisyarların ya da cihazların da özel bir alanı olacak ve siz o alana yaklaştığınızda bilgisayar bir tepki verecek. Siz yaklaşınca ekranı açılacakya da karşınıza takvimi çıkaracak. Tabii bunu sizden topladığı verileri işleyerek yapacak. Yani siz bilgisayarı ilk açtığınızda hangi uygulamayı kullandığınız bilgileri önceden toplancak ve işlenecek. Bilgisyar bunu öğreniyor.

Bilgisyarın yanına yaklaşmanız onu açacağınız anlamına da gelmiyor. Yanına yaklaşıp, başka bir şeyle uğraşabilir, başka bir yere yönelebilirsizniz. Projede bu da düşünülmüş. Soli radarları başınız nereye çevirdiğinizi, mimik ve jestlerinizi takip ediyor ve dahası bunları öğreniyor. Hassas sensörler sizi izleyerek bu jest ve hareketlerinizden sizin niyetiniz anlıyor.

Proje ekibi pandemi esnasında, evde kaldıkları süreçte, sensörler ve kafalarında kameralarla çeşitli hareketleri yaparak verileri toplamışlar. Bedal, sözsüz iletişimden ve cihazlarla doğal olarak nasıl etkileşime girdiğimizden ilham alarak bir dizi hareket belirlediklerini söylüyor: yaklaşma veya ayrılma, yanından geçme, dönme veya uzaklaşma ve göz atma.

Bu proje insanlarla cihazların etkileşime girmesi temelinde şekilleniyor. Ancak cihazlara insan hayatında durması gereken yeri de bilmeleri öğretiliyor. Yani bilgisayarlar bize gerektiği anda yardımcı olacak ve sonra yeniden arka plana çekilecek.

Mahremiyet (privacy)

Proje Soli radar teknolojisini kullanıyor. Bu teknoloji çok hassas olmasının yanında radar teknolojisi mahremiyet açısından daha güvenilir. Bir kamera gibi sizin vücudunuzun, yüzününüzün ya da kimliğinizi belirten özelliklerinizi kaydeder. Ancak radar bunları yapamaz. Hasssa bir sensör gibi çalışır. Üstelik ışık, ses ya da sıcaklık gibi dış faktörlerden de etkilenmez.

Ortam bilgi işlemi (ambient computing) vizyonunun bir parçası

Google ATAP ekibi bunu Youtube kanalı olan “In the Lab with Google ATAP” serisi olarak yayımladılar. Henüz bir araştırma aşamasında olduğunu belirtiyorlar. Proje ekibinin başı L. Guisti bu videonun hedefinin, insanlara keşfetmekte oldukları bir araştırmanın bir kısmı ile ilgili bir bakış açısı kazandırmak olduğunu vurguluyor.

Bu aslında Google’ın yeni vizyonu “ortam bilgi işlemi (ambient computing)” kapsamında yürüyen teknolojik bir araştırma. Ortam bilgi işlemi, hiçbir manuel işleme gerek duymadan ortamın insanın bulunmasına göre kendini ayarladığı bir teknoloji. Tabii bu teknoloji nesnelerin interneti, makine öğrenmesi, yapay zekâ gibi birçok teknolojik gelişme barındırıyor. Her yerde sensörlerin olmasını gerektiriyor.

Google’ın yeni etkileşim dili teknolojisi de bu ortamda cihazların çok öne çıkmadan gerektiği yerde devreye girip, kullanılmadığı zaman bize bildirim göndermesini engellemek üzere bu vizyonun gelişmesine katkı sağlamak üzere geliştirilmiş. Ancak proje daha henüz araştırma aşamasında herhangi bir ürüne dönüşmüş değil. Ama gelecek vadediyor. Anlaşılan bu gelecek öyle çok uzun da değil…

Opinyu