İçerikte Neler Var?
2 Veri, 2 Yorum: Dış Ticaret ve Enflasyon
Dün iki önemli veri açıklandı: enflasyon ve dış ticaret. Bu iki veri ile ilgili beklentileri üzerine Opinistlerimizden Doç. Dr. Filiz ERYILMAZ ve Doç. Dr. Derya HEKİM ile konuştuk.
Enflasyon
Enflasyon yükselmeye devam ediyor. Nisan ayında TÜFE endeksi bir önceki aya göre %7.25 artmış. Bir önceki yılın aynı aynına göre ise artış %69.97. Sepette en fazla artanlar ise ulaştırma (%105.86), gıda ve alkolsüz içecekler (%89.10) ve ev eşyası (%77.64) olmuş. Gıda ve alkolsüz içeceklerin sepetteki ağırlığı %25.32, dolayısıyla tüketici enflasyonunda belirleyici oluyor. Ulaştırmanın payı da hiç anımsanamayacak düzeyde %16.80. Ulaştırma, gıda ve alkolsüz içeceklerin sepetteki toplam ağırlıkları %42.12’yi buluyor. Yani bu iki ana kalem enflasyonda belirleyici oluyor.
Üretici fiyatları da yükselmeye devam ediyor. Üretici fiyatlarında aylık olarak artış %7.67 olurken, bir önceki Nisan ayına göre endeksteki artış %121.82’yi buluyor. Tabii belirleyici olan enerjideki fiyat artışları olmuş. Enerjideki artış yıllık %229.68.
Opinistlerimizden Doç. Dr. Filiz ERYILMAZ’dan enflasyon ile ilgili beklentilerini aldık.
“Nisan ayı enflasyonu beklentilerimin 1 puan üzerinde geldi. Ancak henüz zirveyi gördüğümüzü düşünmüyorum. Hatta son dönemde AB’nin petrol ambargosu ve artan gıda fiyatları nedeniyle zirvenin ötelendiğini düşünüyorum. Gıda fiyatlarındaki artış eğilimi devam eder ve petrol fiyatları yüksek seyrederse, enflasyonun Eylül, Ekim gibi zirve yapmasını ve bu zirvenin de %75-80 arasında olmasını bekliyorum. Türkiye’de enflasyonun talep yönlü bir enflasyon olduğunu belirtmem gerek. Eylül ayından beri pek dikkat çekmese de parasal genişleme hızla devam ediyor. Son dönemde makro ihtiyati tedbirler alınsa da henüz bu durum tersine döndürülebilmiş değil. Bu duruma bir de beklentilerin bozulması eklendi. Enflasyonun yükseleceğini bekleyen ekonomik birimler taleplerini erkene alıyorlar. Bu da enflasyonun daha fazla artmasına neden oluyor.
Fiyatlama davranışı da bozulmuş durumda. Fiyatlama davranışını ve beklentileri düzeltmek ise hiç kolay değil. Merkez Bankasının etkin bir sözlü iletişimle, enflasyonu düşürmek için sıkı para politikası mesajı vermesi gerekir. Ancak şu anda bundan oldukça uzağız. Bu nedenle enflasyondaki artış eğiliminin bir kaç ay daha sürmesini bekliyorum. Yılsonu için tahminim %65 civarında olması.”
Dış Ticaret
Ticaret Bakanlığı Nisan ayı dış ticaret verilerini açıkladı. Nisan ayında ihracat bir önceki yılın aynı ayına göre yaklaşık %25 artarak 23.3 milyar dolara ulaşmış. Bu ihracat rakamı Nisan ayları arasında ulaşılmış en yüksek ihracat rakamı. Diğer taraftan ithalat ise bir önceki yılın aynı ayına göre %35’lik bir artış ile 29.5 milyar dolar olarak kayıtlara geçti. Artan enerji maliyetlerinin bu artışta etkisi büyük kuşkusuz.
Dış ticaret açığı ise artan ithalatın da etkisiyle, %98 artarak 6.1 milyar dolar olarak gerçekleşmiş. Ocak- Nisan aralığına baktığımızda ise bu artış daha da çarpıcı. 2021 Ocak-Nisan aralığına göre dış ticaret açığımız, %129 artmış.
Opinistlerimizden Doç. Dr. Derya HEKİM’e dış ticaret rakamları hakkındaki görüşlerini ve beklentilerini sorduk.
“Dış ticaret rakamları beklentilerle uyumlu olarak geldi. İhracattaki artış olumlu ancak ithalat daha fazla artmış. Emtiada görülen rekor artışlardan sonra ithalatımızın artması zaten kaçınılmazdı. Rusya’ya uygulanması muhtemel petrol ambargosu enerji maliyetlerinin artmasına neden olacaktır. İthalatımızın artış trendini sürdüreceğini düşünüyorum.
Dünyada, özellikle de Avrupa’da artan resesyon ihtimali ise ihracatımızdaki artışı sınırlayan en önemli faktör. Avrupa’da enerji krizinin derinleşmesi, özellikle Almanya’da resesyon ihtimalini güçlendiriyor. Rusya’nın Almanya’ya doğal gaz akışını kesmesi halinde Almanya’nın %5 küçülmesi bekleniyor. Haliyle bu Türkiye’nin pazarının daralacağı anlamına geliyor.
Benzer bir şekilde ABD’de başlayan faiz artışları ve bilanço daraltılması da ABD’de resesyonun daha fazla gündeme gelmesine neden oluyor. ABD de Türkiye’nin ikinci büyük ihracat destinasyonu. Yani Türkiye’nin en çok ihracat yaptığı iki ülke için ciddi resesyon ihtimali var. Türkiye ihracatını çeşitlendirebilir ama 2022’de tüm dünyada talep yüksek olmayacak. Bu nedenle de ihracattaki artış, ithalata göre daha sınırlı olacaktır.”
Opinyu- 06/05/2022
**Değerli yorumlarından dolayı Doç. Dr. Filiz ERYILMAZ ve Doç. Dr. Derya HEKİM‘e teşekkürlerimizi sunarız.
[…] ekonomi modelimizde kur artışları ile birlikte cari açık problemimizin önüne geçilmesi hedefleniyordu. Cari fazla vereceğiz, bu döviz birikime neden […]