İçerikte Neler Var?

Bana Seni Gerek Seni

Tehditleri fırsata çevirmek diye çok beğendiğim bir söz vardır. Gerek bireysel gerekse toplumsal kapsamda başımıza gelen olaylara da bu gözle bakmak gerekir.

Başımıza gelen ve bize negatif gözüken birçok olay bizlerin Allah’a yönelmesi için büyük birer fırsattır.

Bakara 216: Ve hoşlanmayacağınız bir şey olur ki, o sizin için bir hayırdır. Ve seveceğiniz bir şey olur ki, o sizin için bir şerdir. Ve (bütün bunları) Allah bilir, siz bilmezsiniz.

İnsan bu kainattaki en şerefli mahluktur ve her şey insan için yaratılmıştır.

Casiye 13: Ve göklerde ve yerde olanların hepsini kendinden (bir lütuf olarak) size musahhar (emre amade) kıldı. Muhakkak ki bunda, tefekkür eden bir kavim için mutlaka âyetler (ibretler) vardır.

Peki insan ne için yaratılmıştır? Cevabı çok basit, sadece mutlu olması için. Peki nasıl mutlu oluruz? Yaradılış amacımızı, yani aslında Allah için olduğumuzu anladığımız zaman.

Zariyat 56: Ve Ben, insanları ve cinleri (başka bir şey için değil, sadece) Bana kul olsunlar diye yarattım.

Peki Allah’ın bizim kulluğumuza ihtiyacı var mı? Tabi ki yok ama ister kabul edin ister etmeyin mutlu olmak için bizim O’na ihtiyacımız var. Bu dünyada ne yaparsak yapalım, hangi makama gelirsek gelelim, ne kadar para kazanırsak kazanalım, içimizdeki o boşluk hiç dolmayacaktır.

“Tanrım, bir gün bütün insanlara istedikleri kadar para ver ki asıl ihtiyaçlarının o olmadığını anlayabilsinler.”

Jim Carrey

Şartlardan bağımsız, dolayısıyla da sürdürülebilir gerçek mutluluk Allah’a yaklaştıkça kişide neşv-ü nemâ bulur. Biz mutluluğu hep başka adreslerde arasak da, yegane gayesi kulunun mutlu olması olan Yüce Rabbimiz bize bazı olaylar yaşatarak bu gerçeği hatırlatmak ister.

Kimimiz bu olayları yaşar ama gerekli dersleri çıkaramayız. Sınavdan geçemedikçe de hep aynı imtihanı tekrar tekrar yaşarız.

Tevbe 126: Ve onlar, senede bir veya iki kere imtihan edildiklerini görmüyorlar mı? Sonra tövbe etmiyorlar (Allah’a yönelmiyorlar) ve onlar zikir yapmıyorlar.

Bu da gayet doğaldır, zira başlangıçta hepimiz bu dünyaya dönük bir kalp yapısına sahibizdir.

Yunus 7: Muhakkak ki onlar, Bize ulaşmayı dilemezler. Dünya hayatından razı olmuşlardır ve onunla doyuma ulaşmışlardır ve onlar âyetlerimizden gâfil olanlardır.

Bazılarımız ise belki birçok olayı yaşadıktan sonra “ben Allah içinim” şeklinde bir farkındalığa ulaşır.

Bakara 155-156: Ve sizi mutlaka korku ve açlıktan ve mal, can ve ürün eksikliğinden imtihan ederiz. Ve sabredenleri müjdele. Onlar ki, kendilerine bir musîbet isabet ettiği zaman: “Biz muhakkak ki Allah içiniz (O’na ulaşmak ve teslim olmak için yaratıldık) ve muhakkak O’na döneceğiz (ulaşacağız).” derler.

İşte ben Allah içinim farkındalığına ulaşan, Allah’a ulaşmayı tüm kalbiyle isteyen bu kişi artık Allah’ın mutluluk ülkesinin bir vatandaşı haline gelmiştir. Özetle Allah’ın ülkesine kabul için gereken ilk şart samimi bir dilektir.

Bakara 46: Onlar (o huşû sahipleri) ki, Rab’lerine (dünya hayatında) muhakkak mülâki olacaklarına ve (sonunda ölümle) O’na döneceklerine yakîn derecesinde inanırlar.

Örneğin bizi mutsuz eden bir rahatsızlığımız var ve sürekli Allah’a, Allah’ım beni bu dertten kurtar diye dua ediyoruz. Bu tabi ki çok güzel bir şey ama burada Allah’ın beklentisi, dermanı değil dermanın Sahibini can-ı gönülden istemenizdir.

“O halde, Canana kavuşmayı, cân-u gönülden iste; dudağını oynatmadan,

Rabbinin ismini kalbinden söyle.”

Mevlana Hz

Özetle, bizler için hiçbir zaman zorluk dilemeyen Rabbimiz bizlere ayetleri ile büyük bir müjde veriyor. Diyor ki, ey Kullarım, hangi derdin içinde bulunursanız bulunun, ne kadar günaha batmış olursanız olun, kalpten olması kaydıyla Allah’ın Zatına ulaşmayı talep ederseniz, Ben sizi tereyağından kıl çeker gibi tüm o karanlıklardan mutlak bir aydınlığa çıkarırım.

Sözlerimi derviş Yunus’un muhteşem dizeleriyle bitirmek isterim:

Cennet cennet dedikleri birkaç köşkle birkaç huri
İsteyene ver onları bana Seni gerek Seni

En kalbi selam ve sevgilerimle…

Erdem Kaya

1654434178 bpfull.jpg

Erdem Kaya 1978 yılında İzmir'de doğmuştur. 1999 yılında Uludağ Üniversitesi Elektronik Mühendisliği bölümünden mezun olmuş, 2001 yılında Türk ve Avrupa patent vekili, 2005 yılında ise Türk marka vekili ünvanını almıştır. 45 kişiyi aşan ekibiyle Fikri Mülkiyet danışmanlığı alanında ülkemizin saygın patent ofislerinden Erdem Kaya Patent'in kurucusu; aynı zamanda teknoloji odaklı şirketlere vergi danışmanlığı, mevzuatlara uyum yönetimi ve teşviklere/desteklere erişim hizmetleri gibi alanlarda hizmet veren, ülkemizin alanında lider yerli danışmanlık grubu Sistem Global Danışmanlık'ın da ortakları arasındadır. 2 dönem boyunca da Uluslararası Patent Birliği'nin başkanlığını yapmıştır. Lisanslı melek yatırımcıdır. Evlidir ve iki çocuk babasıdır.

0 Yorum

Opinyuya yorum yapın

www.opinyu.com'da yer alan her türlü içeriğin tüm telif hakları Opinyu'ya aittir. www.opinyu.com sitesinde yer alan bütün yazılar, materyaller, resimler, ses dosyaları, animasyonlar, videolar, dizayn, tasarım ve düzenlemelerimizin telif hakları 5846 numaralı yasa telif hakları korunmaktadır. Bunlar opinyu.com’un yazılı izni olmaksızın ticari olarak herhangi bir şekilde kopyalanamaz, dağıtılamaz, değiştirilemez, yayınlanamaz. İzinsiz ve kaynak belirtilmeksizin kopyalama ve kullanımı yapılamaz. www.opinyu.com'daki harici linkler ayrı bir sayfada açılır. Yayınlanan yazı ve yorumlardan yazarları sorumludur. Opinyu hiçbir bildirim yapmadan, herhangi bir zamanda değişikliğe gidebilir. 

Opinyu bu sitedeki bilgilerden kaynaklı hataların hiçbirinden sorumlu değildir. Opinistlerin (Yazarların) İçeriklerindeki Sorumluluk Kendilerine Aittir. İçerikler kesinlikle tavsiye içermemektedir. İçeriklerden edindiğiniz bilgileri uzman kişilere danışmadan uygulamanız zararlı sonuçlar doğurabilir. Bu sonuçlardan Opinyu ya da Yazar asla sorumlu tutulamaz. 

©2024 opinyu.com

Kullanıcı Bilgileriniz İle Oturum Açın

veya    

Bilgilerinizi Unuttunuzmu?

Create Account