İçerikte Neler Var?
İklim Aktivistleri, Monet Tablosunu Boya İle Protesto Etti
Geçtiğimiz günlerde Stockholm’deki Ulusal Müze’de sergilenen bir Monet tablosuna iklim aktivistleri tarafından boya sürüldü. Eylemlerini çevre örgütü logosuyla süslenmiş tişörtlerle gerçekleştirdiler. Protesto, iklim değişikliği sorununa dikkat çekmek amacıyla yapıldı. İklim değişikliği sorununa dikkat çekmenin yolu sanat eserlerine zarar vermekten mi geçer? Sanat eserlerine zarar vermeden farkındalık yaratmak mümkün mü?
İki iklim aktivisti, Stockholm’deki Ulusal Müze’de sergilenen bir Monet tablosuna kırmızı boya sürdü ve ellerini koruyucu cam üzerine yapıştırdı. İsimleri Emma ve Maj olarak tanınan bu iki kadın, Fransız Empresyonist sanatçının “The Artist’s Garden at Giverny” (1900) adlı pembe ve mor süsenleri resmettiği manzara tablosuna boya sürdü. Bu tablo, “Bahçe – Sanat ve Doğanın Altı Yüzyılı” adlı serginin bir parçası olarak Stockholm Ulusal Müzesi’nde sergilenmektedir. Tablo, 1983 yılında Paris’teki Musée d’Orsay tarafından satın alınmış ve müzeye ödünç verilmiştir.
İki protestocu, Återställ Våtmarker (Sulak Alanları Onar) adlı çevre örgütünün logosuyla süslenmiş tişörtler giyiyordu. Örgüt, protestonun bir videosunu Twitter ve Facebook’ta paylaştı ve AFP ile yaptığı bir röportajda bu eylemin sorumluluğunu üstlendi. Aynı zamanda “Monet’nin tablosundaki gibi muhteşem bahçeler yakında uzak bir anı olacak” şeklinde bir argüman ortaya attı.
Återställ Våtmarker sözcüsü Helen Wahlgren, AFP’ye yaptığı açıklamada iklim felaketinin “bir sağlık krizi” olduğunu ve “milyonlarca insanın zaten iklim felaketi nedeniyle hayatını kaybettiğini” belirtti. Ayrıca İsveç hükümetinin uluslararası iklim taahhütlerini yerine getirmek için daha fazla çaba göstermesi gerektiğini ifade etti. “Emisyonlarımızı %31 oranında azaltmamız gerekiyor. Ancak emisyonlarımız hala artıyor. Bu skandal!” şeklinde konuştu.
Müzenin basın bürosu, gerçekleşen olayı doğrulayarak, iki kişinin The Artist’s Garden at Giverny tablosuna boya sürdüğünü belirtti. Tablonun cam altında olduğundan herhangi bir hasar olup olmadığını belirlemek için müze tarafından inceleniyor.
Stockholm Bölge polisi tarafından yapılan bir basın açıklaması da iki kadına “ciddi hasar şüphesiyle” suçlama getirildiğini belirtti. Olaya başka kişilerin karışıp karışmadığı bilinmemekle birlikte, polis çok sayıda kişiyi kontrol etti ve olayın seyrini müzenin güvenlik kameraları da dahil olmak üzere inceleyecek.
Bu olay, Kanada, Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa’daki müze ve sanat kurumlarında gerçekleşen bir dizi iklim protestosunu takip ediyor. Bu protestolar, fosil yakıt endüstrisine yönelik hükümetin büyük miktarda sübvansiyon vermesine ve küresel iklim değişikliğinin dünya genelindeki artan etkisine dikkat çekmeyi amaçlıyor.
Ancak Stockholm Ulusal Müzesi, AFP’ye yaptığı açıklamada, sanat eserlerini riske atan eylemlere “doğal olarak” karşı olduklarını belirtti. Müzenin geçici müdürü Per Hedstrom, “Kültürel mirasın büyük sembolik değeri vardır ve amacı ne olursa olsun saldırıya uğraması veya yok edilmesi kabul edilemez” dedi.
Boya ile protesto: Sanat eserlerine zarar vermeden farkındalık yaratmak mümkün mü?
Sanat, duygusal bağlantılar kurmamızı sağlar, zihinlerimizi etkiler ve düşüncelerimizi değiştirebilir. Bu nedenle, sanatın iklim değişikliği gibi önemli konuları ele almak ve toplumu harekete geçirmek için bir araç olarak kullanılması oldukça önemlidir.
Ancak, sanatın gücünü kullanırken, sanat eserlerinin korunması ve değer verilmesi gereken önemli unsurlar olduğunu unutmamak gerekir. Sanat eserleri, geçmişin, kültürün ve insanlığın mirasıdır. Bu nedenle, herhangi bir protesto veya eylemin sanat eserlerine zarar vermeden, saygılı bir şekilde yapılması gerekir.
İklim değişikliği gibi bir krizin farkındalığını artırmak için sanatın gücünü kullanmak önemlidir. Ancak, bu süreçte, sanatın yanı sıra bilim, eğitim, politika ve toplumun diğer alanlarının da birlikte hareket etmesi gerektiğini unutmamamız gerekiyor. Ortak bir çaba ve iş birliğiyle, iklim değişikliğiyle mücadelede daha büyük adımlar atabiliriz.
Sonuç olarak, sanatın etkisini ve gücünü kullanmak önemlidir. Ancak, bu süreçte sanat eserlerine saygı göstermek ve zarar vermeden hareket etmek de büyük bir sorumluluktur. Sanatın, farkındalık yaratmak, düşünceleri değiştirmek ve toplumu harekete geçirmek için bir araç olarak kullanılması, iklim değişikliği gibi küresel sorunlarla mücadelede bizi ileriye taşıyabilir.
Opinyu