İçerikte Neler Var?
Nedenleri ve Etkileriyle Su Kirliliği
Su kalitesi, son yıllarda insanlığın karşı karşıya olduğu en büyük sorunlardan birisidir. Su, ikame edilemez olması ile diğer çevresel bileşenlerden ayrılır. Su döngüsü, yaşam ve ekonomi döngüsünün temel dinamiklerini oluşturur. Su kaynakları sınırlıdır ve insan kaynaklı birçok olumsuz etkiye maruz kalır. Gezegenimizdeki tatlı su kaynakları, su kaynaklarının sadece %2,5’ini oluşturur.
Yeterli ve kaliteli suyun varlığı, tatlı su ekosistemlerinin yanı sıra gıda güvenliği ve sürdürülebilir kalkınmanın ve dolayısıyla insanlığın geleceğinin temel koşuludur.
Güvenli içme suyu tüm insanlar için vazgeçilmez bir ihtiyaçtır. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), hastalıkların (bakteriyel, viral ve parazitik) %80’inin su kaynaklı olduğunu bildirmektedir. Su olmadan yaşam mümkün değildir. Ancak çeşitli toksik, endüstriyel kirleticiler tarafından kirlenen su kaynakları, insanlar için tüketim ve sulama faaliyetleri için güvensizlik gibi bazı sorunlara yol açmaktadır. Bu da insanlar ve ekosistem için su kıtlığı demektir.
Gezegenimizde iki farklı su kaynağı vardır. Birincisi okyanuslarda, nehirlerde, göllerde ve göletlerde gördüğümüz yüzey suyudur. Yüzey suyu, hayatta kalabilmek için suyun miktarına olduğu kadar kalitesine de bağlı olan birçok bitki ve hayvan türüne ev sahipliği yapmaktadır. Bir diğeri ise, Dünya yüzeyinin altında depolanan yeraltı suyudur. Bu su kaynağı nehirlerimizi ve okyanuslarımızı besler ve dünyanın içme suyu arzının çoğunu oluşturur. Su kaynaklarının her ikisi de dünyadaki yaşam için kritik öneme sahiptir ve her ikisi de farklı şekillerde kirlenebilir.
Sanayileşme süreci ile başlayan ekonomik faaliyetler ülkelerin büyüme ve kalkınmasını sağlarken çevre sorunlarına ve özellikle su kaynakları üzerinde olumsuz etkilere neden olmuştur. Yeryüzünün önemli bir bölümü sularla kaplı olmasına rağmen, mevcut kaliteli su miktarı çok düşüktür. Doğal nedenlerin yanı sıra insan faaliyetlerinin neden olduğu zararlar, sınırlı su kaynakları ve küresel su sorunlarına neden olmuştur. Yapılan araştırmalar kuraklık, küresel ısınma ve iklim değişikliğinin yanısıra dünya nüfusunun ve kentleşme oranının artması, su kaynaklarının kirlenmesi gibi birçok nedenin küresel su krizine neden olacağını göstermektedir.
Su Kirliliğinin Nedenleri
Su kirliliğinin başlıca nedenlerini şöyle sıralayabiliriz: sanayileşme, plastik ve polietilen torbalar, tarım ilaçları ve gübreler, evsel kanalizasyon, nüfus artışı, kentleşme, madencilik, kimyasal atıklar, termal kirlilik, petrol sızıntısı, tortuların bozulması, asit yağmuru, radyoaktif atık, iklim değişikliği ve diğerleri.
Su kirliliğinin %75 ile 80’inin evsel kanalizasyondan kaynaklanıyor. Pestisit, şeker, tekstil, kağıt ve kağıt hamuru gibi galvanik endüstrilerden gelen atıklar, suyu kirletiyor. Dünya nüfusunun %80’i su güvenliğine yönelik tehditlerle karşı karşıya. Büyük miktarda evsel atık su nehre akıtılıyor ve kanalizasyonun çoğu arıtılmıyor. Arıtılmadan nehre boşaltılan farklı endüstriyel atıklar da su kirliliğinin ana nedenlerinden biri.
Kimyasal içeren pestisitler de suyu doğrudan kirletmekte ve suyun kalitesini etkilemekte. Kirleticiler özellikle biyolojik, kimyasal veya fiziksel eylemlerden, doğal nedenlerden kaynaklanıyor; ama büyük kirlilik insan faaliyetlerinin bir sonucu maalesef.
Kirlenmiş sularda insan sağlığına zararlı çok sayıda bakteri de bulunuyor. Gittikçe daha fazla insan şehirlere ve kasabalara taşındıkça, bu faktörler su kirliliğine ve su tüketimine neden oluyor. Ormansızlaşma ve kentsel büyüme genellikle su kirliliğine yol açıyor.
Su Kirliliğinin Etkileri
Su kirliliği özetle; göl, nehir, okyanus, deniz ve yeraltı suları gibi su havzalarında görülen kirliliğe verilen isimdir. Suya karışan, suyun fiziksel, kimyasal ve biyolojik özelliklerini değiştiren, doğal yapısını bozan, insan ve canlı sağlığına zarar verecek bir değişikliğe neden olan maddeler olarak tanımlanabilir. Su kirliliği, başta insanlar ve deniz canlıları olmak üzere tüm ekosistem üzerinde birçok olumsuz etkiye sahip. Artan su kirliliği sonucunda, bitkilerin büyümesi olumsuz etkilenir; fotosentez için gerekli mineraller elde edilemez.
Kirli su ayrıca insan vücudunda bakteriyel, viral ve paraziter hastalıklara neden olur. Alglerin büyümesi balıkların ve diğer deniz canlılarının oksijen almasını engeller ve ekosistemi olumsuz etkiler.
Zehirli suların doğada serbest dolaşımı toprağı zehirler ve özellikle yeraltı sularını kirletir. Toprağın zarar görmesi bölgedeki canlıların yaşamını tehdit eder. Kanalizasyon sularının denizlere deşarjı ile denizdeki canlıların yaşamları olumsuz etkiler. Kirlilik, uygunsuz barınma, aşırı avlanma ve yanlış teknoloji kullanımının en önemli belirtileri olarak denizlerde ve iç sularda yaşam sayı ve tür olarak azaltır.
Çeşitli kimyasallara maruz kalma sonucunda hastalık ve ölüme neden olur. Bu kimyasal maddeleri vücutlarına alan canlıların doğal dengesi bozulur. Su kirliliği ile sağlık sorunları arasında büyük bir ilişki vardır. Birçok su kaynaklı hastalık ve enfeksiyon insandan insana yayılır. Kirli su ile ilişkili sağlık riski, solunum yolu hastalığı, kanser, üreme sistemi hastalıkları, ishal hastalığı, nörolojik bozukluk ve kardiyovasküler hastalık gibi farklı hastalıkları içerir.
Doğası gereği su akışkandır. Sınır gözetmeksizin ülke sınırlarını aşarak dünyaya akar. Bu, dünyanın bir yerinden kaynaklanan kirliliğin diğer bir topluluğu etkileyebileceği anlamına gelir.
Su kirliliğine bağlı çevresel faktörler de sınır aşan küresel bir sağlık problemidir. Bu da dünya suyunu kullanma ve koruma yöntemlerimizde herhangi bir standart belirlemeyi zorlaştırır.
Sonuç
Çevre kirliliğini ele alma girişiminde, çevre eğitimi kilit bir faktördür. Çevre ve su kirliliği eğitiminin temel amacı, öğrencileri çevrenin korunmasını teşvik eden bilgi, değer ve becerilerle donatmaktır. Su kirliliğini önlemek için yapabileceğimiz en iyi şey, kendimizi ve çevremizi dünyanın su temini konusunda eğitmek ve koruma projelerini desteklemektir. Su eğitiminin önemli bir amacı, su kaynaklarını en iyi şekilde korumak için su kirliliği hakkında bilgi vermektir.
Disiplinsiz davranışlarımızın ve sorumsuzluğumuzun sonucu su kirliliği oluşur. Su olmadan ne biz ne de hiçbir canlı yaşayamaz. Sadece su kaynaklarını değil, diğer doğal kaynakları da kurtaracak ve koruyacak kadar disiplinli ve sorumlu olmak zorundayız.
Simge Mutlu
Kaynaklar:
https://www.who.int/news-room/fact-sheets/detail/drinking-water
Co-Founder @opinyu
2011 Ege Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünü bitirdikten sonra maden, inşaat, eğitim, bilişim sektörlerinde satın alma, satış ve iş geliştirme departmanlarında görev aldım. 2020-2022 yılları arasında Okan Üniversitesinde Lojistik Yönetimi Yüksek Lisansını tamamladım. Opinyu'da Kurucu Ortak ve Genel Müdür olarak görev almaktayım.
[…] İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’ne (OECD) göre, mevcut eğilimler 2040 yılına kadar su kirliliğinin önde gelen nedenlerinden biri olan yılda 30 milyon ton makroplastik sızıntısında […]