Cilt Bariyeri Nedir? Cilt Bariyerini Onarmak İçin Tüyolar

İnsan vücudunda birer kalkan görevi gören cilt bariyeri, olası darbelere veya saldırılara karşı koruma görevini üstlenir. Cilt bariyeri, insan vücudunun en dış katmanıdır. Bu cilt bariyerlerinin Latincede karşılığı ‘’stratum’’dur. Görevi sadece insan vücudunu korumak değil, vücuttaki su veya nem çıkışına da engel olmaktır. 

Bakteri veya alerjenlerle ilk karşılaşan yapı, cilt bariyerleridir. Sağlıklı bir şekilde olan cilt bariyerleri, nemi daima vücut içinde tutar. Nemin dışarı çıkmasına izin vermez. Zarar görmüş veya yıpranmış bir cilt bariyeri ise kötü huylu bakterilere davetiye çıkarır. Bakterilere karşı dirençsiz kalır ve en sonunda enfeksiyonlar meydana gelir.

Cilt Bariyeri Ne Şekilde Zarar Görür?

• Güneş ışınlarına çok fazla maruz kalırsa,
• Sert iklim koşullarına maruz kalırsa,
• Hava kirliliğine maruz kalırsa,
• Mantar veya virüse maruz kalırsa,
• Son olarak zararlı cilt ürünlerine maruz kalırsa zarar görecektir.

Bu saydığımız tüm etmenler, cilt bariyerlerinin zayıflamasına ve sonunda dirençsiz kalıp etkisini yitirmesine yol açacaktır.

Cilt Bariyerinin Zarar Görüldüğü Nasıl Anlaşılmaktadır?

Cilt yüzeyindeki bariyerler bir zarara maruz kalırsa bu durumu çıplak gözle anlayabilirsiniz. Bariyerin işlevini yitirmesi bazı durumlara sebebiyet verir. Bu bariyerin zarar gördüğü anlarda ciltte kuruluk ve pullu bir görünüm göze çarpar. Bu pulluluklar veya kuruluk kaşıntıyı da beraberinde getirir. Kaşıntı sonrası cilt tahriş olur. Kızarık bir görünü ile morarmalar baş gösterebilir. Aynı şekilde acı hissi de eş oranda artar.

Cilt bariyerlerinin bir zarara maruz kalması, akne veya iltihaplı sivilcelerin çoğalmasıyla belli olabilir. Bu aknelerin artması bir süre sonra psikolojik yönden bir bunalıma sebebiyet verebilir. Fakat ondan önce akne veya sivilceler ciltte kalıcı izlere meydan verecektir. Bu bariyerler zarar gördüğü anlarda çok sık olmasa da mantarlar da gözükebilir.

Mantarların dışında benzeri cilt altı enfeksiyonların da vücutta oluşması muhtemeldir. Enfeksiyonlar zamanla vücuda yayılarak daha farklı hastalıkların haberciliğini yaparlar. Cilt bariyerlerinizin zarar gördüğü anlarda cildiniz renksiz bir görünüm alır. Kabarcıklar oluşarak pürüzlü bir hissiyat verir. Bununla beraber canlı cilt görünümü kendini soğuk veya sönük bir görünüme bırakır.

Sağlıklı Bir Cilt Bariyerinin Yolu; Dengeli Beslenin

Cilt bariyerlerini güçlendirmek beslenmekten geçer. Sağlıklı veya dengeli bir beslenme cilt bariyerlerini daima dirençli tutacaktır. Protein vücudun yenilenme yapı taşıdır. Protein girmeyen bir insan vücudunda organlar veya kemikler katiyen onarılamaz. Bu bariyerler de aynı şekilde proteinden beslenir. Protein alımına dikkat ederek cilt bariyerlerinizi güçlendirebilir ve hastalıklara karşı bağışıklık kazanabilirsiniz. Aynı şekilde yağ ve karbonhidrat alımı cilt bariyerlerine büyük zarar verecektir. Yağ alımınızı kontrol altında tutarak sağlıklı bir cilt bariyerine merhaba diyebilirsiniz.

Sıcak Su Cilt Bariyerini Dinç Tutar  

Sıcak su, vücuda değdiği anda bir yenilenme meydana getirir. Hali hazırda olan mikrop veya bakteriler, sıcak su yardımıyla kolayca dışarıya çıkar. Sıcak su, gözenekleri açarak deri altı dokunun yenilenmesine yardımcı olur. Bariyerinizi sıcak su ile yenileyebilir veya onarabilirsiniz. Bir gün içinde tüm vücudunuzun iki defa sıcak suyla yıkayıp pamuk benzeri bir ürünle üstünden geçerseniz derinlemesine bir temizliği sağlamış olursunuz.

Güneş Kremi Cilt Bariyerini Korur

Sıcak su veya beslenmenin dışında cilt bariyerinizi koruyacak olan bir diğer faktör ise güneş kremini belli aralıklarla sürmenizdir. Neredeyse her gün geniş spektrumlu güneş kremini vücudunuza sürmelisiniz. Cildin en büyük düşmanlarından biri olan UV ışınlarından güneş kremi, sizleri ve cilt bariyerinizi koruyabilirsiniz. Güneş kremi sayesinde extra bir yenilenme hızına kavuşur.

Temizliğe Önem Vererek Cilt Bariyerinizi Yenileyin

Temizlik cildinizdeki bariyerin yenilenmesinde etkili olan temel mottodur. Kirli kıyafetler, yanlış cilt bakım ürünleri, kalitesiz deterjanlar veya kirli havanın cilt bariyerinizi olumsuz yönde etkilemesi mümkündür. Bu durumun yaşanmaması için bulunduğunuz yeri düzenli olarak havalandırın. Kıyafetlerinizi bir veya birkaç günde bir değiştirin. Uzman doktorunuzun verdiği kremler veya ilaçlar harici ürünleri cildinize sürmeyin. Bilindik ve kaliteli çamaşır yıkama ürünlerini tercih edin.

Parfümsüz Ürünleri Kullanmaya Özen Gösterin

Parfümsüz kremler ve cilt bakım ürünleri kullanarak daha sağlıklı bir cilt bariyeri elde edebilirsiniz. Parfümlü ürünler, cildi tahriş edebilir. Hatta bazı insanlarda alerjik reaksiyona sebebiyet verir. Bu alerjik reaksiyonlar ürünler kullanıldıkça artar ve cilde geri dönüşü olmayan zararlar doğurur. Parfümlü ürünler cildin pH değerini zorlar. pH değerinizi korumanız için ağır aromalı ürünler veya yapışkanlık özelliği gösteren ürünlerden uzak durmalısınız. Parfümlü ürünler sadece cilde değil havaya veya çevreye de zarar vermektedir.  

Makyaj Yapma Sıklığınızı Azaltın

Özellikle kadınlarda makyaj yapımı, yüzdeki bariyerlerin zayıflamasına neden olacaktır. Çok fazla kimyasal veya sentetik maddeye maruz kalan yüz, son duvarını da yıkarak mikrop veya virüse davetiye çıkaracaktır. Bu makyaj ürünleri; fondöten, pudra, allık, primer, ruj gibi sıralanmaktadır. Ayrıca bu ürünlerin içinde koku verici malzemeler kullanırsa cilt bariyeri daha da bir zarar görüp geç onarılmasına sebebiyet verir.

Su Tüketimini Önemseyin

Tüm sağlık sorunlarında olduğu gibi cilt bariyerlerinin zayıflamaması için de su tüketimini yeterli ölçüde tutun. Günde en az 2-2.5 litre su tüketimi, cilt sorunu yaşayan bireylerin büyük ölçüde sorunlarını çözmektedir. Mikrop veya virüsler, su tüketimi sayesinde cildinizdeki bariyeriçin bir tehdit olmaktan çıkmaktadır.

Bu kapsamda esasında doğru beslenerek, doğru cilt bakımı ve düzenli su tüketimi ile cildinizin zarar görmesinin önüne geçebilirsiniz. Böylelikle cilt bariyerinizi koruyabilirsiniz.

Opinyu