İçerikte Neler Var?
Çevresel Felaketlerin Önüne Geçmek: Nesnelerin İnterneti (IoT) Potansiyeli
Ekosistemler, dünyadaki tüm yaşamı destekler. Ekosistemlerimiz ne kadar sağlıklı olursa, gezegen ve insanlar da o kadar sağlıklı olur. Hasar görmüş ekosistemlerimizi restore etmek, yoksulluğu sona erdirmeye, iklim değişikliğiyle mücadeleye ve kitlesel yok oluşu önlemeye yardımcı olacaktır. Ancak başarıya giden yolda herkesin bir rol alması şartı ile.
Bu yılki Dünya Günü’nün teması “gezegenimize yatırım yapmak” idi. Kolektif olarak insan kaynaklı iklim değişikliğine katkıda bulunan bireyler, topluluklar ve kuruluşlar için uygun bir eylem çağrısı.
En son IPCC raporuna göre; dünya 4°C’de ısınırsa, su kıtlığı ve kuraklık yaklaşık 4 milyar insanı etkileyecek; öngörülen sel zararları 2 ℃ ısınmada bile 2 kat daha yüksek olacaktır.
Acil iklim sorunumuzu yönetmek için, ekonomik büyüme veya üretkenlik artışı ile bu büyümenin neden olduğu zararı azaltmak arasında bir denge kurmalıyız. Bu denge çok hassas. Bu denklemi çözmek kolay değil; ancak “daha azdan daha fazlasını” sağlayan çözümlere yatırım yapamazsak, iklim değişikliğini çevremizin talep ettiği hızda engelleyemeyiz.
Yapılan görüşmelerin, zirvelerin çoğunda; enerji, geri dönüşüm, orman alanlarının korunması ve daha fazlasını içeren uzun vadeli yanıtlara odaklandı. Ancak, kısa vadeli sonuçlar, kartopu gibi büyüme etkisi olan küçük verimsizlikleri nasıl azaltabiliriz sorularına çözüm bulmaya yönelik pek bir hareket yok. Peki şimdi değilse ne zaman?
Nesnelerin İnterneti’nin (IoT) Potansiyelinin Farkına Varmak
IoT, süreç verimliliğini artırmak, üretkenliği artırmak ve israfı azaltmak için veri, analitik ve içgörü sağlayan bir teknoloji sistemidir. Yakın zamana kadar IoT’nin potansiyeli sınırlıydı, çünkü IoT sistemini inşa etmek, uygulamak ve ölçeklendirmek çok zordu.
Bu artık geçerli değil. Zaman, kaynaklar, bilgi ve tecrübe, bu teknolojiyi daha erişilebilir hale getirmek için harcandı. Örnekler arasında bulut tabanlı IoT platformlarının olgunlaşması, sensörlerin daha düşük güç bağımlılığı ve teknolojilerin birlikte daha iyi çalışmasına olanak tanıyan değişen küresel standartlar sayılabilir.
IoT’nin Karbon Salımını Azaltma ve Çevresel Felaketlerin Önüne Geçme Potansiyeli
Küresel bir STK olan Climate Group, karbon emisyonlarını yılda 1,4 milyon ton azaltmak için özellikle kamusal alanlarda ve sokak aydınlatmasında LED aydınlatmaya yaygın bir geçiş yapılmasını savunuyor. ABD Enerji Bakanlığı, teknik, finansal ve düzenleyici yardım sunan Dış Mekan Aydınlatma Hızlandırıcı programı aracılığıyla bu hedefleri desteklemektedir.
IoT’nin iklim değişikliğine karşı mücadelede nasıl gerçek ve ölçülebilir bir etkiye sahip olduğuna dair üç örnek:
Su Koruma: Su yönetim sistemlerine, akıllı evlere ve binalara takılan sensörler sayesinde sızıntıları tespit etmek ve suyu sınırlamak için su kullanımının gerçek zamanlı izlenmesini sağlar.
Sürdürülebilir Tarım: Çiftçiler, mahsul üretimini etkileyen çevresel koşulları ölçebilir, çiftlik hayvanlarının sağlığını takip edebilir ve çevresel etkiyi azaltan verimlilikler yaratabilir.
Sel İzleme: IoT ile entegre sensörler, yüksek sel riski olan kıyı bölgelerinde, yükselen deniz seviyelerini otonom olarak izler.
Nesnelerin interneti (IoT), iklim sorunumuzun tek cevabı değil. Ancak IoT teknolojisi, sosyal ve çevresel fayda için bir katalizör olarak kullanılmamış bir potansiyele sahiptir. Doğru IoT’ye yatırım yapmak, çevre üzerindeki etkimizi gerçek zamanlı olarak ölçmenin ve uzun vadeli iklim sorunlarına eşit olan küçük verimsizliklerin cevabıdır. Tekrar ve tekrar, şimdi değilse ne zaman?
Simge Mutlu 19.06.2022
https://www.ipcc.ch/report/ar6/wg2/
https://www.interact-lighting.com/global/what-is-interact
Co-Founder @opinyu
2011 Ege Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünü bitirdikten sonra maden, inşaat, eğitim, bilişim sektörlerinde satın alma, satış ve iş geliştirme departmanlarında görev aldım. 2020-2022 yılları arasında Okan Üniversitesinde Lojistik Yönetimi Yüksek Lisansını tamamladım. Opinyu'da Kurucu Ortak ve Genel Müdür olarak görev almaktayım.
[…] IoT şimdiden sağlık, ulaşım ve üretim gibi sektörleri dönüştürüyor. Ve teknolojilerin sürekli gelişmesiyle, gelecekte yalnızca daha fazla popülerlik kazanacaktır. Bu teknolojinin daha yenilikçi uygulamalarını göreceğimiz kesin. […]