İçerikte Neler Var?
Çin’in Sıfır Tolerans Politikası ve Aşılar
Çin pandemi başladığından beri Covid’e karşı sıfır tolerans politikası izliyor. Vaka çıkması halinde tüm temaslılarla birlikte karantinaya alıyor. Hatta pandemi başladığında kapılara kilit vurulduğu gibi farklı spekülasyonlar da vardı.
Çin bu stratejisinde resmi rakamlara göre başarılı olmuş görünüyor. Ölüm sayısı 5 binin altında. Vaka sayısı ise 125 bin civarında. ABD’deki 78 milyon ve İngiltere’deki 18 milyonluk vaka sayıları ile karşılaştırdığımızda oldukça düşük.
Ama son zamanlarda bu sıfır tolerans stratejisi daha fazla tepki çekiyor. Önce IMF Başkanı Georgieva Çin’in sıfır tolerans stratejisini değiştirmesi gerektiğini söyledi. Şimdi de Japon Merkez Bankası Başkanı küresel arzdaki bu sıkışmışlıktan Çin’in sıfır tolerans stratejisini sorumlu tuttu.
Üstelik sadece dışarıda değil Çin’in kendi içinde de huzursuzluklar başladı. Pandemi çok uzadı ve bu karantina süreleri vatandaşları da sıkıyor. Bu ağır yaptırımlar sonucu Ocak ayının başında hamile bir kadının bebeğini kaybetmesi daha fazla tepkiye yol açtı. Hamile kadın negatif test sonucu olmadığı için hastaneye alınmadı. Beklerken kan kaybı yaşayan kadın hastaneye alınsa da bebeği kurtarılamadı.
Ancak bu konuda eleştiri yapmak da oldukça zor. Ne zaman bilim insanları kısıtlamaların biraz gevşemesi adına açıklamalarda bulunsa sosyal medyada linç ediliyorlar. Covid ile yaşamak fikri ortaya atıldığında ulusal güvenlik tehdidi varmış gibi algılanıyor.
Çin Neden Böyle Bir Strateji İzliyor?
Aslında Çin pandemi başından beri aşılar çıkana ve yaygın olarak aşılama yapılana kadar Covid vakalarını kontrol altında tutmak istiyordu. Şu ana kadar aşılama oranı %90’a yaklaştı ancak Çin’in aşılarının etkinliği yüksek değil. Sinovac aşısının etkinliği %51 olarak açıklandı. Biontech’in %95’lik etkinliğinin yanında oldukça düşük.
Omicron varyantı denklemi değiştirdi üstelik. Sinovac ya da Sinofarm gibi aşıların bu varyantta etkili olmadığı ortaya çıktı. mRNA aşıları ise üç doz tamamlandığında daha etkililer. Çin ise henüz bu mRNA aşılarına tam onay vermiş değil.
Çin bu aşılara kendi biyoteknoloji endüstrisini korumak için onay vermek istemiyor. Tüm halkının sağlığını tehlikeye atmak pahasına… Kendi mRNA aşısı olan ARCoVax’ın gelişmesini beklemek istiyor. Bu aşı, Faz 1’i yani klinik testlerini tamamlamış. Etkisinin Biontech ve Moderna gibi %80 ile 95 arasında olduğu görülmüş. Üstelik bu aşı buzdolabı koşullarında 6 ay saklanabiliyor. Komunist Parti’nin gazetesinde yayımlanan bir habere göre 200 milyon doz hazır olmak üzere. Ancak Faz 3 çalışmaları daha sona ermedi. Yani henüz kesin bir şey yok.
ARCoVax’ı geliştirenlerden biri Çin Askeri Tıp Bilimleri Akademisi. Geçen yıl ABD bu kurumun beyin kontrol silahları geliştirme faaliyeti ile biyoteknolojiyi kötüye kullandığını iddia etmişti. Kara listeye alındı. Yani bu aşıyı ihraç etmesi de zor olacak.
Çin batılı mRNA aşılarına bazı bölgelerde onay verdi. Tam olarak kullanımına onay vermek durumunda kalabilir. Omicron varyantı çok hızlı yayılıyor ve bu karantina uygulamaları da sürdürülebilir değil. Uluslararası otoritelerin de tepkisini çekiyor. Üstelik Pfizer’ın geliştirdiği Covid ilacına onay verildi. Yakında aşılara da onay gelebilir.
Çin biyoteknoloji alanında, ya da daha spesifik olarak aşı üretmede batılı ülkeler karşısında sınıfta kaldı. Şüphesiz ki bundan önemli bir ders çıkarmıştır.