İçerikte Neler Var?

Dünyanın En Pahalı Bedava Peyniri

Tarihimizin en meşhur dolandırıcılarından Sülün Osman yakalandıktan sonra; “Benim dolandırdığım insanlar dolandırıcıydı aslında. Yani bana yaklaşma sebepleri beni dolandırmaktı” diye açıklıyor, olanı biteni. Dolandırıcılık yüzyıllardır yöntemleri değişse bile varlığını sürdüren kadim mesleklerden aslında. Defalarca yazıldı çizildi insanlar eğitilmeye, uyarılmaya çalışıldı ama ben bugün hikâyeyi bir de kurttan dinleme yoluna gideceğim.

Her girişimde olduğu gibi “dolandırıcılıkta” da müşterilerle dolu bir “Pazar” a ihtiyaç var. Girişimin illegal olması süreci değiştirmiyor aslında. Bu “Pazar” nasıl oluşacak? Tabi ki talep yasası çalıştırılarak. İşin ironi tarafı “hedef pazar” talebi kendisi yaratıp Sülün Osmanları arza zorlar nitelikte çoğu zaman. Özellikle ekonomik olarak dar boğazda olan ülkelerde, talep yasası talep enflasyonunu doğuracak seviyelerde çalışmaya bu hususta da devam ediyor.

Piyasalar mantık ile değil hayvani iç güdü ile hareket eder” diyor Keynes. Satın alma gücünün günden güne eridiği, toplum içerisinde ki tabakalar arasında uçurumun arttığı ve mevcut kazançlarla yolun sonunda ki ışığın kaybolduğuna dair inanç güçlendikçe “kısa yoldan parayı bulma” fikri; yedikçe semiren ilkel bir canavar gibi kontrolsüzce büyüyor. İşte bu canavar insanlarda; çalışmadan, üretmeden, risk/kazanç matematiği gütmeden piyasa ve temel ekonomik göstergelerle örtüşmeyen “sebepsiz zenginleşme” hayalleri yaratıyor. Bu talep köşede avlarını bekleyen Sülün Osmanlara, büyük bir Pazar yaratıp avcının ekmeğine yağ sürüyor.

Aslında yattığı yerden şark kurnazlıklarıyla yüksek getirili avlar peşinde koşan sözde kurbanlarımız, iş çıktıları suç teşkil etse de kendilerinden daha çok çalışan ve risk/kazanç oranlarında bir denge olan asıl avcıların kucağına düşmeye mahkûm oluyorlar. Hırsızın hiç mi kabahati yok? Tabi ki var ama o zaten konuşuluyor. Ben günün sonunda yaptıkları eylemlerin sonuçları kendi menfaatlerine uyacak şekilde sonuçlansa kahraman edasıyla aramızda dolaşacak bu insanların, tabiri caizse “patladıklarında” büründükleri kurban rolüne dikkat çekmek istiyorum. Nihayetinde bu yüksek kazanç getirili yatırımların başarısı bir başkasının yüksek kaybıyla dönen bir çarkın ürünü olmak zorunda. En başında bir başkasının kafasına basarak yükselmeyi problem etmeyenlerin kurban rolünü hak etmediklerini düşünüyorum.

İnancınız ne olursa olsun kâinatta ki her üretim sürecinde yoğun bir emek, planlama, süreç yönetimi ve risk vardır. Bu denklemin öğelerinden birini ya da birkaçını atlayarak “ürün” e ulaşmaya çalışmak her zaman olmasa da büyük çoğunlukla hüsrana uğrayacaktır.

İnsanlık tarihi bunun örnekleriyle doludur. Bu yüzden o büyük lezzetli ve kolay peynire uzanmadan önce bunu hak edecek ne yaptım sorusunu kendimize sorarsak, dünyanın en pahalı peynirine kolumuz kanadımız kapandayken ulaşmaktan korunmuş oluruz.

Ahmet Yasin Ergin

Ahmet Ergin
Ahmet Yasin Ergin

1992 yılında doğdum ve o zamandan beri hayatın sunduğu renkli deneyimleri keşfetmeye devam ediyorum. 2014 yılında Kamu Yönetimi lisans eğitimimi tamamladım ve ardından 2021 yılında Osmangazi Üniversitesi İşletme yüksek lisans programını bitirdim.

Geçmişim, Türkiye'nin önde gelen şirketlerinde satış ve pazarlama departmanlarında geçen 10 yılı aşkın bir süreyi içeriyor. Bu süre zarfında, müşteri ilişkileri, satış stratejileri ve pazarlama konularında geniş bir deneyim edindim. İş dünyasındaki bu yolculuğum, beni sürekli öğrenmeye ve gelişmeye teşvik etti.

İlgi alanlarım arasında kişisel gelişim, finans, girişimcilik, satış ve pazarlama ön planda. Yeniliklere ve değişime olan merakım, sürekli olarak kendimi daha iyi bir versiyon haline getirme yolculuğumu besliyor. Kitaplar, makaleler ve online kaynaklar aracılığıyla bilgiye ulaşmak ve bu bilgileri iş dünyasında nasıl kullanabileceğimi anlamak beni motive ediyor.

Bu yolculuğumda edindiğim bilgileri paylaşmak, insanlara ilham vermek ve onlara değer katmak benim için önemli. Bu nedenle, bu platformda sizlerle kişisel gelişim, finans, girişimcilik,satış ve pazarlama alanlarındaki deneyimlerimi paylaşarak bir araya gelmeyi ve birlikte büyümeyi umuyorum.

Yeniliklere ve öğrenmeye açık olmak, hayatta her anı değerli kılmak benim için bir yaşam tarzı. Siz de bu yolculukta benimle birlikte olun, birlikte öğrenelim ve birbirimize ilham verelim.

0 Yorum

Opinyuya yorum yapın

www.opinyu.com'da yer alan her türlü içeriğin tüm telif hakları Opinyu'ya aittir. www.opinyu.com sitesinde yer alan bütün yazılar, materyaller, resimler, ses dosyaları, animasyonlar, videolar, dizayn, tasarım ve düzenlemelerimizin telif hakları 5846 numaralı yasa telif hakları korunmaktadır. Bunlar opinyu.com’un yazılı izni olmaksızın ticari olarak herhangi bir şekilde kopyalanamaz, dağıtılamaz, değiştirilemez, yayınlanamaz. İzinsiz ve kaynak belirtilmeksizin kopyalama ve kullanımı yapılamaz. www.opinyu.com'daki harici linkler ayrı bir sayfada açılır. Yayınlanan yazı ve yorumlardan yazarları sorumludur. Opinyu hiçbir bildirim yapmadan, herhangi bir zamanda değişikliğe gidebilir. 

Opinyu bu sitedeki bilgilerden kaynaklı hataların hiçbirinden sorumlu değildir. Opinistlerin (Yazarların) İçeriklerindeki Sorumluluk Kendilerine Aittir. İçerikler kesinlikle tavsiye içermemektedir. İçeriklerden edindiğiniz bilgileri uzman kişilere danışmadan uygulamanız zararlı sonuçlar doğurabilir. Bu sonuçlardan Opinyu ya da Yazar asla sorumlu tutulamaz. 

©2024 opinyu.com

Kullanıcı Bilgileriniz İle Oturum Açın

veya    

Bilgilerinizi Unuttunuzmu?

Create Account